top of page
Yazarın fotoğrafıHubeyb Öndeş

Allahın zamandan mekandan ve maddeden bağımsız olduğuna Kurandan delil!

Hepimiz "Allah zamandan, mekandan maddeden bağımsızdır" diye biliriz. Felsefi olarak öyledir, Müslüman filozoflar da genel olarak bunu savunmuş, böyle öğretmişlerdir. Ancak, çoğumuz "kuranın neresinde bu yazıyor?" denilse, kurandan kaynak veremeyiz ne yazık ki. 🙂Hatta daha kötüsü, bazılarımız kuranda böyle bir ayet bulamadığı için, Allahın bunlara bağlı olduğunu düşündüren ayetleri baz alarak "Allah bunlardan bağımsız değildir" der. Bu şekilde bir görüşün sonu en fazla panteizm'e gider.. Zaten panteizm ve Ateizm arasında pek de bir fark yok. Biri evreni bilinçli kabul ederek "Allah evrenin kendisidir" der ve panteist olur. diğeri de evreni bilinçsiz kabul ederek Ateist olur...

Allahın zamandan, mekandan maddeden bağımsız olduğuna dair sadece iki ayeti örnek veriyorum

Kasas 88:  :كُلُّ شَيْءٍ هَالِكٌ اِلَّا وَجْهَهُۜ  Her şey yok olacaktır, ancak onun (Allah'ın) kendisi hariç..

Rad 16: اللّٰهُ خَالِقُ كُلِّ شَيْءٍ Allah, her şeyi yaratmıştır.

Bu iki ayetten kıyasla, Allahın şey(ler)'den bağımsız olduğunu rahatça görebiliriz. Çünkü her şeyi yaratıyor ve kendisi dışında her şey yok olacaksa, bu yarattığı şeylerden kendisinin bağımsız olması gerekir. Eğer bağımlı ise, kendisi de yok olacaktır! Ki bu imkansız olduğuna göre bağımsızdır. 🙂

Şimdi de "şey (شيء)" nedir? Bunu bulalım.

Şey, varlığı bilinebilen ve kendisinden haber verilebilendir. [¹]

Mekan, (gökler ve yer) "şey" midir? ➡ Bakara 117  بَد۪يعُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ Göklerin ve yerin, yaratıcısıdır. ✔️

Zaman, "şey" midir? ➡ İnsan 1:  ح۪ينٌ مِنَ الدَّهْرِ... Zamandan bir süre... ✔️

Madde, "şey" midir? ➡ Sebe 3:  لَا يَعْزُبُ عَنْهُ مِثْقَالُ ذَرَّةٍ... وَلَٓا اَصْغَرُ مِنْ ذٰلِكَ Gizli kalmaz ondan, bir zerre ağırlığı... Bundan [Zerre'den] daha küçüğü bile.. ✔️

Zerre (ذرة) karıncadan daha küçük olan bir şeydir [²] ayet zerreden bile daha küçük bir şeyden bahsediyor. Bunun atom olduğunu söyleyebiliriz. (ayrı bir konu)

Bu üç ayet mekan, zaman ve maddenin "şey" olduğunu gösterdiğine göre, üstteki açıklamama binaen Allahın zamandan mekandan maddeden bağımsız olduğunu söyleyebiliriz 🙂

Anti tez olarak sunulan ayetlere de kısaca değinelim;

➡ Mekana bağlı olduğu düşüncesi:

Mülk 16 "gökte olanın sizi yeri geçirmeyeceğinden emin mi oldunuz?" "gökte olan" sözüyle kasıt edilen şey bir görüşe göre melek; bir diğer görüşe göre ise, Arapların öyle zannetmesi sebebiyle öyle denildiğidir. Çünkü Araplar, Allahın gökte olduğunu iddia ettiği için ayet onların iddiasına göre "gökte olan" demiştir. aynı zamanda, insanların genelinde öyle bir inanç olduğu için de böyle denilmiş olabilir. Mümin 36-37 ayetlerinde, firavunun haman'a "bana bir bina inşaa et, Musanın Rabbine (Allah'a) bakayım" demesi, bakara 210. Âyette "onlar Allah'ın melekler ile birlikte bulutların içinden gelmesini mi bekliyorlar?" ifadeleri de bu görüşü desteklemektedir 🙂

🌟 Rad 2 "Allah, arşa istiva etti" 🌟 Hakka 17 "o gün Rabbin'in arşını sekiz melek taşır" 🌟 Hud 7 "Arş´ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri altı günde yaratandır."

Öncelikle kuran'da Allah'a nispet edilen bazı sözlerin metafor olduğunu biliriz: "El= güç",(48:10) "yüz=yön"(2:115) gibi...

"Arş (عرش)" sözlükte bildiğimiz "taht, kürsü" manasındadır. Ancak Allah'ın arşı, insanların zannettiği gibi bir "taht" değildir. Kimileri "evreni kuşatan bir cisimdir" demiştir. Arş'ın ne olduğunu bilmesek de, onun taht/kürsü olmadığını biliyoruz. Çünkü fatır 41. Âyette şöyle denir "Allah gökleri ve yeri yok bozulup gitmesin diye tutar. Eğer o tutmasa, tutacak hiçbir kimse yoktur"

Eğer arş' ı Allahın üzerine oturduğu bir kürsü olduğunu düşünürsek, Allahı taşıyan bir şeylerin olması gerekir, ki bunun da fatır 41. Ayetle çelişkili olduğunu rahatça görüyoruz.

İstiva kelimesi, pek çok manada kullanılır. "yönelmek, düzenlemek, kurulmak...." ilgili ayeti "oturmak/kurulmak" olarak kabul edenler Allahın mekana bağlı olduğunu iddia etseler de, istiva bu Ayette "hükümranlığı altına almak/idaresini ele almak" manasındadır. (bkz: Beydavi Araf 54)

🌟 Mearic 4 "melekler ve ruh, süresi 50.000 yıl olan 1 günde ona yükselir" Buradaki "ona" ifadesinden dolayı, Allah'ın bir mekanda olduğu ve meleklerin de o mekana yükseldiği iddia edilmiştir.

"ona" söz, tıpkı saffat 99. Âyette ibrahimin "ben Rabbim'e gidiyorum, o bana hidayet edecektir" sözüne benzer. Ibrahimin doğrudan Allah'a gidecek hali yoktur, doğal olarak "Rabbimin emrine gideceğim" manasındadır. Mearic 4. Ayetteki "ona" sözü de "onun (Allahın) emrine" manasındadır. Bu yorumda, mekana bağlı olduğu görüşü çıkmaz 🙂

➡ Zamana bağlı olduğu düşüncesi;

🌟 Hac 47 "Allah katında 1 gün, sizin saydığınız 1000 yıl gibidir"

Bu ayete dayanıp "Allah zamana bağıdır" diyenler vardır ne yazık ki 🙂 ayetin Arapça metninde geçip, meale pek yansımayan "..katında" mânâsına gelen bir zarf var: "inde (عند)"

"Allahın katı" ile "Allahın kendisi" aynı değildir. Örneğin; Nisa 78 "iyilik ile kötülük...hepsi Allah KATINDAN (indillah =عند الله) gelir.." Nisa 79 "iyilik ALLAHTAN (minallah =من الله), kötülük nefsinden gelir"

Bu iki âyette "Allah" ile "Allah katı" aynı olmadığını rahatça görüyoruz. Hac 47.Ayette, "Allah katı" denilen mekanda çok uzun bir zaman olduğu söyleniyor. Allahın kendisinin zamana bağlı olduğu değil..

[¹] Mufredat: şye شيء maddesi [²] lugat ve sihah arabiyye ذرة maddesi. Ayrıca birçok sözlükte aynı manayı görebiliriz.

256 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page