top of page

METAFİZİK FELSEFESİ



Terimin bir felsefe disiplininin adı oluşunda, bu disiplinin konusu, problemleri ve terminolojisinin bir bütünlük içinde belirlenmesinde Aristo’nun Metafizika adlı eseri yönlendirici bir rol oynamıştır. Rodoslu Andronikos, Aristo’nun bu eserine “Fizika’dan sonra gelen” anlamında Meta ta Physika adını vermiş, zaman içinde bu isim fizik ötesi varlık ve bilgi alanını ifade eden bir terime dönüşmüştür. Aristo bu eserinde araştırma alanını ilk felsefe (prote philosophia), teoloji (theologia, theologike) ve bazan da hikmet (sophia) olarak adlandırmaktaydı (Metaphysics, 980a-983a, 1026a; krş. Peters, s. 156, 193). Ancak filozofun metafiziği bir teoloji olmanın ötesinde var olması bakımından varlığı konu edinen bir ontoloji olarak ele aldığı bilinmektedir (Metaphysics, 1003a, krş. Peters, s. 141). Terimin İslâm’ın klasik çağından itibaren ifade ettiği anlam da Aristo ve Metafizika adlı kitabıyla ilgili olmuştur. Eser, tercüme faaliyetleri esnasında fizik ötesi kastedilerek Mâ Baʿde’ṭ-ṭabîʿa adıyla Arapça’ya çevrilmiş ve terim metafizik disiplininin adı olarak da İslâm dünyasında kullanılmaya başlanmıştır. Ancak klasik çağın müslüman filozofları Aristo’nun yer verdiği ilk felsefe (felsefe-i ûlâ), teoloji (ilm-i ilâhî, ilâhiyyât), hikmet (el-hikme, el-hikmetü’l-mutlaka) tabirlerini de metafizik karşılığı olarak kullanmışlardır (bk. FELSEFE-i ÛLÂ; MÂ BA‘DE’t-TABÎA).



1. Varlık Türleri (Vücûd Kategorileri)


Metafizik, varlığı zorunlu, mümkün ve imkânsız olarak üçe ayırır:


  • Zorunlu Varlık (Vâcibü'l-vücûd): Varlığı kendinden olup yokluğu düşünülemeyen varlıktır (Allah).


  • Mümkün Varlık (Mümkinü'l-vücûd): Varlığı ve yokluğu eşit olan, ancak bir sebep tarafından var edilen varlıktır (evren ve içindekiler).


  • İmkânsız Varlık (Mümteniü'l-vücûd): Mantıksal olarak var olması imkânsız olan şeydir (örneğin, aynı anda hem var hem yok olan bir şey).


2. Varlık Nitelikleri (Zatî ve Arızî Sıfatlar)


Her varlık zatî (özsel) ve arızî (sonradan kazanılan) niteliklere sahiptir:


  • Zatî nitelikler: Varlığın mahiyetinden gelen, onu zorunlu olarak tanımlayan özelliklerdir. Örneğin, bir üçgenin üç kenara sahip olması zatî bir özelliktir.


  • Arızî nitelikler: Varlığa sonradan eklenen, onun mahiyetinden zorunlu olarak kaynaklanmayan özelliklerdir. Örneğin, bir ağacın rengi değişebilir, ama ağaç olma özelliği değişmez.


3. Varlık ve Mahiyet İlişkisi


Bu kategori, varlığın mahiyetle (bir şeyin "ne olduğu" ile) nasıl bir ilişki içinde olduğunu inceler:


  • Varlık ve Mahiyet Aynîliği: Zorunlu Varlık (Allah) için geçerlidir. Allah’ın mahiyeti ile varlığı aynı olup, O’nun varlığı bir sebebe dayanmaz.


  • Varlık ve Mahiyet Ayrılığı: Mümkün varlıklar için geçerlidir. Onların mahiyeti ile varlığı birbirinden ayrıdır; yani bir şeyin mahiyeti (ne olduğu) onun var olduğunu garanti etmez.


4. Varlık Kategorileri (Mevcudâtın Tak­sîmi)


Bu kategori, varlıkları hakiki ve izafî olmak üzere ayırır:


  • Hakiki Varlıklar: Gerçekte var olan varlıklardır. (Allah, ruhlar, cisimler vb.)


  • İzafî Varlıklar: Gerçekte var olmayıp, ancak zihin tarafından kavranabilen varlıklardır. (Matematiksel varlıklar, ilişkiler gibi)


5. Varlığın Haricî ve Zihnî Olarak Ayrılması


Bu kategori, varlığın dış dünyadaki ve zihindeki durumuna göre ayrım yapar:


  • Haricî Varlık: Gerçek dünyada, duyularla algılanan varlıklar. (Ağaç, insan, gezegenler)


  • Zihnî Varlık: Dış dünyada doğrudan karşılığı olmayan, ancak akıl yoluyla var olduğu düşünülen kavramlar. (Sayısal kavramlar, geometrik şekiller, soyut fikirler)


1. Nedensellik İlkesi (İlliyet)


Nedensellik, her şeyin bir sebebe bağlı olduğunu ve hiçbir olayın rastgele gerçekleşmeyeceğini savunur. Buna göre:


  • Her oluşumun bir nedeni vardır.


  • Aynı nedenler, aynı sonuçları doğurur.


  • Sonuç, nedenin bir gereğidir ve ondan ayrılmaz.


Bu bakış açısı, Aristoteles ve İbn Sînâ gibi filozofların varlık anlayışının temelini oluşturmuştur.


2. Yeterli Neden İlkesi (Prensibi)


Bu ilke Leibniz tarafından formüle edilmiştir, ancak İslam düşüncesinde de izleri vardır. Buna göre:


  • Bir şeyin var olması için yeterli bir sebep olmalıdır.


  • Eğer yeterli neden yoksa, o şeyin meydana gelmesi imkânsızdır.


  • Evrenin düzeni ve rasyonelliği bu ilkeye dayanır.


İbn Sînâ ve Farabî gibi filozoflar, Tanrı’nın Vâcibü’l-Vücûd (Zorunlu Varlık) olması gerektiğini bu ilkeye dayandırmışlardır.


Metafizik felsefesinde Tanrı’nın varlığı, en temel konuların başında gelir


Metafizikte Tanrı’nın varlığını kanıtlamak için kullanılan başlıca aklî deliller şunlardır:


a) Kozmolojik Delil (İlliyet Delili – Nedensellik Argümanı)


  • Her varlık, bir sebebe dayanır.

  • Sonsuz geriye gidiş (teselsül) mümkün değildir.

  • O hâlde, ilk sebep olan bir varlık bulunmalıdır.

  • Bu varlık, zorunlu varlık (Vâcibü’l-vücûd), yani Tanrı’dır.


İbn Sînâ, bu argümanı geliştirerek "mümkin ve vâcib varlık" ayrımı yapmış ve Tanrı’nın zorunlu varlık (Vâcibü’l-vücûd) olduğunu savunmuştur.


b) Ontolojik Delil


  • Tanrı, en mükemmel varlık olarak tanımlanır.

  • Mükemmellik, var olmayı gerektirir.

  • O hâlde, Tanrı zorunlu olarak vardır.


Bu delil, Batı’da Anselmus tarafından geliştirilmiş, ancak İbn Sînâ da kendi metafiziğinde benzer bir yaklaşımı işlemiştir.


c) Teleolojik Delil (Nizam Delili – Gaye ve Düzen Argümanı)


  • Evren düzenli, ölçülü ve amaçlı bir yapıya sahiptir.

  • Bu düzen rastgele olamaz.

  • O hâlde, bilinçli ve iradeli bir varlık (Tanrı) tarafından düzenlenmiştir.


Bu delil, İbn Rüşd gibi filozoflar tarafından savunulmuş ve kelâmcılar tarafından da benimsenmiştir.


d) Ahlâkî Delil


  • İnsan doğasında ahlâkî bir düzen vardır.

  • Bu düzen ancak mutlak bir iyi varlıkla temellendirilebilir.

  • O hâlde, mutlak iyi olan Tanrı vardır.


Bu argüman, Batı’da Kant tarafından sistemleştirilmiş, İslam dünyasında ise özellikle Mâtürîdî düşüncesinde ahlâkî ilke olarak işlenmiştir.





Metafizik felsefesi ile ilgili kitap okuma





METAFİZİK FELSEFESİ DERS VİDEOLARI



Comentários


  • Twitter
  • YouTube
  • Facebook - White Circle
  • Instagram - White Circle

Hubeyb öndeş 

bottom of page